Merkez Bankasının 15.04.2020 tarihli açıklaması bize ne anlatıyor?

Ege Tekiner
3 min readApr 17, 2021

--

Dün gece yarısında paylaşılan bir genelge ile Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, kripto varlıklarla ürünlerin satılmasını ve aracılık yapılmasını yasakladı. Hem gece yarısı açıklanmasından dolayı hem de çok kötü/anlaşılmaz bir dille yazılmış olmasından dolayı bu genelde bir çok kişi tarafından (ben dahil) çok büyük bir tepki ve korku ile karşılandı. Borsalarda devasa satışlar yapıldı ve çok önemli bir likidite yurtdışındaki borsalara gitti.

Peki bu genelge neden yayınlandı ve neleri kapsıyor? ve bence en önemlisi, bu yasa nelerin habercisi?

  1. Bu genelde neden yayınlandı ve neleri kapsıyor?

Uzun bir süredir haber sitelerinde bir çok farklı haber sürekli önümüze çıkmataydı ve devlet içinden gelen haberlerle bir yasa çıkmasını bekliyorduk. Merkez bankası ilk taşı atan kurum oldu :) Merkez bankası aslında sadece papara ve benzeri aracı kurumların borsalara para geçirilmesini yasakladı. Aynı zamanda para çokomel işleminde siz para yerine kripto varlık koyamazsınız dedi.

Not: Kripto varlık olarak kripto paraların anılmasının sebebi, kripto paraları, tokenları ve diğer değiş tokuş için üretilen crypto collectable (NFT, kripto kedicikler) gibi bütün blokzincir tabanlı varlıkları kapsaması için kullanılan bir terimdir.

2. Bu yasa nelerin habercisi?

Bu yasa aslında arka tarafta çok daha geniş kapsamlı yasaların habercisi olarak görünmekte benim için. Devlet uzun zamandır kripto para cüzdanları, kripto para borsalarının verilerinin tutulması gibi konularda belirli adaptasyon çalışmaları üzerinde durmakta.

Benim tahminim birdahaki adım SPK tarafından atılacak ve borsaların kripto varlıklarını tuttukları soğuk cüzdanlar, banka hesapları ve en önemlisi kripto para borsalarının Türkiye hudutları içerisinde bir şirket kurması, genel müdür ataması ve Türkiye’nin ileride koyacağı kripto para borsası kurallarına uymasını isteyecekler.

Bu adımdan sonra vergilendirme getirileceğini ayrıca kripto para borsalarında çok yüksek kaldıraçlı işlemler gibi kumar sayılabilecek işlemlere kısıtlama getirilmesinin gündeme geleceğini düşünmekteyim.

En son adım olarak, global olarak borsaların uluslararası adaptasyon için belirli kurallar getirileceğini ve bu sürece Türkiye’nin adapte olacağını düşünüyorum.

3. Süreç nasıl ilerlemeli?

İlk olarak gece yarısı sanki bütün borsaları kapatıyormuş ve bankalara bu işlemleri yapmayı yasaklıyormuş gibi bildiri yayınlanmaması gerekli. Sonuçta bu piyasa günde 3 Milyar USD civarı ülke içi hacmi olan bir piyasa. İnsanları korkutmanın bir alemi yok.

Bu süreçte halkla beraber ilerlenmeli ve karşılıklı istişareler yapılarak kanunlar kararlaştırılmalı.

4. Bu yeni bildiri kime zarar verdi?

Bu durum borsalar ve banklara zarar vermesede, ne yazık ki bir çok start-up ve ar-ge projesine harcanan paranın ve zamanın çöpe atılmasına yol açtı. Yazıktır bu projelere. Bu tarz bir yasak uzun vadede bize zarar verir, bir çok ülkedeki yabancı basında Merkez Bankasının eksik ve anlaşılmaz açıklaması yüzünden ‘Türkiye kripto parayı yasakladı’ gibi haberler çıktı. Bu alanda çalışan yetenekli insanları yurtdışına kaçırmanın bir anlamı bulunmamakta ve bu durum uzun vadede ülkemize zarar verecek bir süreç oluşturmaktadır.

Merkez Bankası ve diğer devlet organları başka bir karar almadan önce kime nasıl zarar verdiğini ve piyasaya olan güvene etkilerini göz önünde bulundurmak zorundadır. Piyasalara güvensizlik aşılanınca olan durumları ülke olarak paramızın değer kaybetmesinde ve Merkez Bankamıza olan güven düşüşüne nasıl yol açtığını hepimiz üzüntüyle izliyoruz. Dünya çapında başarılı olduğumuz bir alana sahip çıkıp en azından zarar vermemeye çalışmamız gerektiğini unutmayalım.

--

--

Ege Tekiner

Senior Blockchain and Smart Contract Engineer / Unlimited Researcher / Avionic Lover